- tenkîd
- (A.)[ ﺪﻴﻘﻨﺕ ]eleştiri.♦ tenkîd edilmek eleştirilmek.♦ tenkîd etmek eleştirmek.
Osmanli Türkçesİ sözlüğü . 2015.
Osmanli Türkçesİ sözlüğü . 2015.
TENKİD — Bir kimse veya şeyin iyi veya kötü taraflarını bulup meydana çıkarmak.Tenkid yapıcı veya yıkıcı olabilir. Tenkitten maksat, doğrunun ve yanlışın iyi niyetle ortaya konulması, hakikate ulaştıracak yolun ve imkânların gösterilmesidir. Sadece… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MÜNEKKİD — Tenkid edici. Kötüyü iyiyi ayıran ve onları söyleyen, kusurları söyleyen.(Her sözün doğru olmalı, fakat her doğruyu söylemek doğru değil... Her söylediğin hak olmalı, fakat her hakkı söylemeğe senin hakkın yok. M … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
Şemseddin Sami Frashëri — Sami Frashëri (Turkish: Şemseddin Sami Bey, born June 1, 1850, Frashër,Kolonje, Albania ndash; June 18, 1904) was an Ottoman Albanian writer, philosopher, playwright and a prominent figure of the Rilindja Kombëtare , the National Renaissance… … Wikipedia
tenkit — 1. is., esk., Ar. tenḳīṭ Noktalama 2. is., di, Ar. tenḳīd 1) Eleştirme, eleştiri Bir sanat eserini tenkit ne güç iştir. A. M. Dranas 2) ed. Eleştiri Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller tenkit etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
DALALET — İman ve İslâmiyetten ayrılmak. Azmak. Hak ve hakikatten, İslâmiyet yolundan sapmak. Allah a isyankâr olmak. * Şaşkınlık.(... Nevâfil kısmında, emr i istihbabî ile yine ehl i iman mükelleftir. Fakat, terkinde azab ve ikab yoktur. Fiilinde ve… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
HURDEGİR — f. Sözün içinde tenkid edilecek noksan arayan … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
KRİTİK — yun. Tenkid. Sıkışık durum, sıkıntılı. * Tıb: Hastalığın en kötü zamanı.KRUVAZÖR : Fr. Daha ziyade toplarla mücehhez açık denizlerde emniyeti te min etmek ve konvoyları korumakla vazifeli süratli harp gemisi … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MADDİYUNLUK — Maddiyunların mesleği. Maddecilik. Hiçbir müsbet delile dayanmıyan ve sadece maddeye istinad eden ve ruhâniyatı ve mâneviyatı inkâr edenlerin bâtıl akideleri.(Maddiyunluk, mânevi tâundur ki, beşere müthiş sıtmayı tutturdu; gazab ı İlâhiye… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MERAK — Bir şeyi öğrenmek istemek. Çok şiddetli arzu. Heves. Düşkünlük. * Dalgınlık. Kara sevdâ. * Kuruntu, telâş. İç sıkıntısı. İç darlığı.(... Merak, hastalığı ziyade ettiği gibi hikmet i İlâhiyeyi ittiham ve rahmet i İlâhiyeyi tenkid ve Hâlik ı… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MUAHEZ — Muâheze olunan. Tenkid edilen, çekiştirilen … Yeni Lügat Türkçe Sözlük